Stockholm Doğa Tarihi Müzesi

Dünyanın en yaşanılası ülkeleri sıralamasında daima en üst sıralarda yer alan Vikinglerin torunlarının ülkesi İsveç ile İsveç'in başkenti Stockholm, her zaman ilgimi çekmiştir. Stockholm Üniversitesinin düzenlediği bir bilimsel etkinlik dolayısıyla geçtiğimiz ay sonunda, kuzeyin Paris'i olarak da nitelenen Stockholm'da 6 gün geçirme imkanı buldum. Bu yazımda, "yazın gecesi, kışın gündüzü olmayan ülke" İsveç'e ve özellikle Stockholm'a dair anılarımı, izlenimleri ve tavsiyelerimi aktarmaya çalışacağım.

Türk Hava Yolları'nın İstanbul'dan Stockholm'e doğrudan uçuşları mevcut. Yolculuk yaklaşık 3.5 saat sürmekte ve sabah saatlerinde kahvaltı, günün diğer saatlerinde ise yemek sunulmakta. İsveç'e farklı havayolu şirketleri ile uçmak da mümkün, fakat bilet fiyatları açısından en uygunu THY idi. Biz, biletimizi geç aldığımız için kişi başı yaklaşık 1.300 TL civarında bir ücret ödedik. İleri tarihli biletler elbette daha ucuza bulunabiliyor. Stockholm uçuşu, Avrupa'nın doğusu üzerinden gerçekleşiyor. Romanya, Polonya gibi ülkeleri ve Baltık Denizi'ni aşarak İsveç sınırlarına ulaşıyoruz. İlk andan itibaren yemyeşil bir kara, irili ufaklı yüzlerce ada ve masmavi Baltık Denizi bizi karşılıyor.

Stockholm'un havaalanı şehir merkezinin biraz dışarısında. Uzaklık yaklaşık 40 km. Havaalanından inip pasaport kontrolünden de geçtikten sonra bagajlarımızı alıyor ve turist danışma merkezine doğru ilerliyoruz. 5. terminaldeki bu merkezde ulaşım biletleri ve Stockholm Card alınabiliyor. Ayrıca şehri tanıtıcı broşürler, haritalar vs. de mevcut burada. Şehirle ilgili istediğiniz her türlü bilgiyi de görevlilerden alabilirsiniz. Biz de, gerekli bilgileri alıp işimize yarayacak birkaç haritayı da edindikten sonra yola koyuluyoruz. Önce bir otobüs ve bir de tren ile şehir merkezine ulaşıp oradan da bir metro ve otobüs ile doğrudan otelimizin bulunduğu Kungens Kurva'ya geliyoruz. Şehir merkezine Arlanda Express adlı hızlı trenle ya da çeşitli ekspres otobüs ve taksilerle kolayca gidebilmek de mümkün, fakat bunlar biraz pahalıya mal oluyor. Yaklaşık 1.5 saatlik bir yolculuğun ardından, konaklayacağımız oteldeyiz. Otelimiz Hotel Dialog, şehrin biraz dışarısında ve etrafı oldukça sakin, yemyeşil. Şehre uzak konumuna rağmen, toplu ulaşım araçlarıyla kısa sürede şehir merkezine geçebilme imkanına sahibiz. Yeri gelmişken, İnternet üzerindeki hotels.com gibi siteler aracılığıyla otel rezervasyonlarının kolayca yapılabildiğini hatırlatayım. Biz de öyle yaptık ve aldığımız notlarla, ayrıca cep telefonumuzdaki navigasyon uygulamasıyla otelimize kolayca ulaşabildik. Tabir yerindeyse, elimizle koymuş gibi bulduk konaklayacağımız oteli.